3 bin yıllık teknik klimanın tahtını yerinden edecek: Enerji tüketmeden oda sıcaklığı 10 derece birden düşecek

Artan sıcak hava dalgaları ve enerji maliyetleri tüm dünyayı klima ve vantilatörlere çevre dostu alternatifler aramaya iterken, çözüm 3.000 yıl öncesinin kadim bilgeliğinde saklı olabilir. Hindistan’dan yayılan ve pişmiş toprak (terakota) kullanımına dayanan bu doğal teknik, modern mimarlar tarafından yeniden keşfedilerek bunaltıcı sıcaklara karşı sürdürülebilir bir çözüm sunuyor.

Küresel ısınmanın etkileri her geçen yıl daha da şiddetlenirken, dünya genelinde ülkeler rekor sıcaklıklarla mücadele etmek için yeni yöntemler gündeme getiriyor. 

Bu noktada, 3.000 yıl önce İndus Vadisi’ndeki Harappan uygarlığı tarafından suyu depolamak ve soğutmak için kullanılan pişmiş toprak yeniden gündeme geliyor. Peki, bu basit malzeme bunu nasıl başarıyor?

Bilimsel açıklaması: Gözenekli yüzeyin sırrı

Bengaluru’daki Azim Premji Üniversitesi’nden çevre bilimleri araştırmacısı Adithya Pradyumna, pişmiş toprağın sırrının gözenekli yapısında yattığını açıklıyor. Malzemenin içine sızan su, gözenekli yüzeyden yavaşça buharlaşır. Bu buharlaşma süreci, çevreden ısıyı emerek ortam sıcaklığının doğal olarak düşmesini sağlar. Bu basit ama etkili prensip, Hindistan’da hâlâ suyu soğuk tutmak için kullanılan ucuz ve yaygın “matka” adlı testilerin de çalışma mantığıdır.

Modern mimarinin gözdesi oldu

Günümüz mimarları ve tasarımcıları, bu kadim tekniği modern binalara entegre ederek “pasif soğutma” devrimi yaratıyor. Enerji tüketen klimalara başvurmak yerine, bina tasarımında pişmiş toprak kullanarak doğal bir serinlik elde ediliyor. Delikli terakota karolar, binaları birer sanat eseri gibi saran terakota perdeler ve nefes alabilen cepheler bu yenilikçi uygulamalardan sadece birkaçı.

Bu alanda öne çıkan bazı çarpıcı örnekler ise şöyle:

Ant studio: Hindistan merkezli bu şirket, beton binaları kaplamak için tasarladığı petek şeklindeki terakota yapılarla ortam sıcaklığını 6 ila 8 derece arasında düşürmeyi başarıyor.

MittiCool: Bu şirket ise kilden yapılmış ve hiç elektrik gerektirmeyen buzdolapları üretiyor. Bu buzdolapları, yiyecekleri üç günden fazla bir süre boyunca taze ve serin tutabiliyor.

“Biyoklimatik mimari” olarak adlandırılan bu yaklaşımın, bazı durumlarda klima kullanımını %70’e varan oranlarda azaltabileceği öngörülüyor. Bu da pişmiş toprağın sadece geçmişin bir kalıntısı değil, aynı zamanda gezegenin geleceği için sürdürülebilir bir çözüm olduğunu kanıtlıyor.

Related Posts

Japonya yolculuğu Büyükçekmece’de bitti!

İstanbul Büyükçekmece’de Japonya’ya gitmek için tur satın alan 20 kişilik grup, firmanın iflas etmesi üzerine mağdur oldu. Ödedikleri parayı geri alamadıklarını söyleyne gruptakiler, konuyu yargıya taşıdı.

Arda Güler’i yere göğe sığdıramadılar: “Büyücü” olarak tanımladılar!

Arda Güler’in performansı İspanya basınında gündem oldu. Maça damga vuran milli yıldız övgülerle manşetlere taşındı.

İshal yüzünden uçuş iptal oldu: ‘Biyolojik tehlike’ dediler

ABD’de Newark’tan Indianapolis’e giden bir United Airlines uçuşu, kadın bir yolcunun yaşadığı şiddetli ishal ve kusma krizi nedeniyle iptal edildi. Talihsiz yolcu, uçağın tuvaletini “kullanılamaz hale getirdiğini” itiraf etti. Yolcu hakkında ‘biyolojik tehlike’ şüphesiyle değerlendirme yapıldı.

Özcan Deniz isyan etti

Maddi sebepler nedeniyle ailesiyle bir süredir sıkıntılar yaşayan Özcan Deniz’in, eşi Samar Dadgar’ın ailesine yeni bir villa alacağı iddia edildi.

Hasta çocuğun tedavi parasını çaldılar: İki dolandırıcı tutuklandı

Adana’da böbrek hastası bir çocuğun tedavi parasını çalan iki dolandırıcı tutuklandı.

İslami çevrede polemik: ‘Taliban kafası’

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Prof. İbrahim Maraş, Yeni Şafak yazarı Yasin Aktay’ın Afganistan yazılarını “selefi kafa” diyerek eleştirdi. Aktay ise köşesinde Maraş’ı cehalet, nefret ve İslamcılık karşıtlığıyla suçlayarak Taliban ve Afganistan görüşlerini savundu.