Film, dizi ve belgesel çekiminde önemli çalışmaların yapıldığı kentte, daha önce beyaz perdeye yansıyan “Sümela’nın Şifresi Temel” ve “Moskova’nın Şifresi: Temel”in ardından çekimi yapılan son filmi “Temel: Sümela’nın Şifresi Yeniden” oldu.
Yapımcı ve yönetmenliğini Bilal Kalyoncu‘nun, senaristliğini Yılmaz Okumuş‘un yaptığı film, Temel’in çok sevdiği Fadime ile evlenmesinin önündeki engelleri aşmak için verdiği mücadeleyi konu ediyor.
Kalyoncu, AA muhabirine, filmin seyirciyle buluşmasından duyduğu mutluluğu dile getirdi.
“Temel” denilince insanların fıkrayı bile dinlemeye gerek duymadan gülmeye başladığını anlatan Kalyoncu, Karadeniz’in en önemli markasının bu isim olduğunu belirtti.
Kalyoncu, “Temel”in saf ve mizaha konu bir tarafı olduğuna değinerek, “Halk kahramanı Temel ne olursa olsun, Karadeniz’de Temel’ler, Fadime’ler, Dursun’lar bitmeyecektir diye düşünüyorum. Temel’in saf ve temiz yönünü filmlerde ortaya çıkarmaya çalışıyoruz.” diye konuştu.
Senarist Yılmaz Okumuş da filmde çok iyi oyuncuları bir araya getirdiklerini vurguladı.
Halkın beğendiği değerleri yeni hikayeyle beyaz perdeye yansıttıklarını ifade eden Okumuş, “Temel” karakterinin sevdiği kızın babasına kendisini ispat etmek için verdiği mücadelenin, büyük bir motivasyon kaynağı olduğunu dile getirdi.
“YEŞİLÇAM TADINDA BİR ŞEY YAPALIM DİYE İYİ NİYETLE YOLA ÇIKTIK”
Bu samimiyetin izleyiciye geçtiğini, bu nedenle de üçüncü filme de “Temel” isminin verildiğini vurgulayan Kul, şöyle devam etti:
“Temel, Kavuklu Pişekar, Hacivat Karagöz gibi meddahlık kurumu gibi sözlü edebiyatın tam göbeğinde duran bir kahramandı. Elimden geldiğince, hocalarımdan öğrendiğim kadarıyla yorumlamaya ve canlandırmaya çalışıyorum. Burada bizim yoğunlaştığımız şey Temel ve Dursun hikayesi. Yaşasaydılar bu coğrafyada yaşıyor olacaklardı. Yeşilçam tadında bir şey yapalım diye iyi niyetle yola çıktık.” diye konuştu.
“ÇOCUĞUMA İSMİNİ TEMEL Mİ KOYSAM DİYE DÜŞÜNÜYORUM”
Alper Kul, “Temel” ismiyle ilgili kendisinin de yaşadığı ilginç bir durum olduğuna değinerek, şunları kaydetti:
“Temel fıkrası gibi olacak ama benim adım İsmail Alper Kul, dedemin adı Temel Kul, onun babası İsmail Kul, onun babası Temel Kul, onun babası İsmail Kul, onun da babası Temel Kul. 1847’ye kadar soy kütüğü böyle gidiyor, şaka gibi, Temel fıkrası gibi. Temel, İsmail, Temel, İsmail diye gitmiş. Ben de çocuğuma ismini Temel mi koysam diye düşünüyorum. Mutlaka her dönemin kendi popüler kültürü vardır, isimleri vardır. Temel bence iyi isim, tekrardan canlandırabiliriz.”
Filmde “Dursun” karakterini canlandıran oyuncu Adem Yılmaz da filmin diğer “Temel” filmlerinin devamı olduğunu ancak farklı sürprizlerin seyirciyi beklediğini dile getirdi.
Yılmaz, değerlerin yok olmaması için “Temel ve “Dursun”a sahip çıkılması gerektiğini ifade ederek, “Filmde daha modernize bir Temel ve Dursun izliyoruz. O açıdan da bence gençlerin de seveceği bir film olacağını düşünüyorum.” dedi.
More Stories
Katar’dan Gazze Ateşkesi Çağrısı
Görüntü Türkiye’den… Sular çekilince ortaya ‘Nizamiye’ çıktı
Tayfun Kahraman’dan cezaevinden mektup: Adalet can çekişirken tutsaklığın yarası kabuk bağlamıyor